Kurumların Kar Yada Sermaye Yedeklerini Sermayelerine İlave Etmesi Sonucu Alınan Pay Senetlerinin Ortak Gerçek Kişiler Açısından Değerlendirilmesi
Anonim şirketlerin dönem karlarını yada serbest yedek akçelerini nakden dağıtmak yerine sermayelerine eklemeleri mümkün bulunmaktadır. Bu tutarların sermayeye eklenmesi halinde ortaklara verilen pay senetlerinin vergisel açıdan değerlendirilmesi önem arz etmektedir. Öte yandan, sermaye yedeklerinin sermayeye ilavesi sonucu alınan pay senetleri de daha sonra pay senetlerinin satışındaki birim maliyetleri etkilemektedir. Yazımızda, ticari işletmeye konu olmayacak şekilde gerçek kişilerin bu şekilde edindikleri pay senetlerinin vergi karşısındaki durumu ele alınmıştır. Kurum ortakların elde ettikleri pay senetlerinin durumu ise vergisel açıdan farklılık arz etmekte olup, bu konuya ayrı bir yazımızda yer verilecektir.
Gerçek kişiler açısından; karların yada kar yedeklerinin sermayeye ilavesine bağlı olarak alınan pay senetleri nedeniyle bir vergisel yükümlülük doğmamaktadır. Zira, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94/6-b Maddesine göre karın sermayeye ilavesi kar dağıtımı sayılmamaktadır. Bununla birlikte, kar yedekleri kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması halinde, bu işlem dolayısıyla sahip olunan pay senetlerinin maliyet bedeli, daha önce sahip olunan pay senetlerinin maliyet bedeli ile yeni alınan pay senetlerinin itibari değerleri toplamının sermaye artırımı sonrasında sahip olunan toplam pay senedi sayısına bölünmesi suretiyle hesaplanacaktır. ( 232 No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği)
Örnek (1) :
Bay A, nın elinde 120.000 TL ya iktisap ettiği toplam 10.000 adet X AŞ ye ait pay senedi mevcuttur. (Bir payın maliyeti 120.000 TL / 10.000 = 12 TL dır) X AŞ , 2013 yılı kazancını 2014 yılında sermayesine ilave etmiş olup, bu ilaveden dolayı Bay A ya toplam 50.000 TL itibari değerli 5.000 adet pay senedi bedelsiz olarak verilmiştir. Bay A. , bedelsiz aldığı bu pay senetleri dolayısıyla kar payı geliri elde etmiş sayılmayacaktır. Bununla birlikte, elindeki bu şirkete ait toplam (10.000+5.000=) 15.000 adet hissenin toplam maliyeti ( 120.000 TL + 50.000 TL =) 170.000 TL, bir hissenin maliyeti ise ( 170.000 TL/ 15.000 =) 11,33 TL olmaktadır.
Bay A, bu hisselerin tamamını örneğin 250.000 TL na sattığında satış kazancı ( 250.000 TL – 170.000 TL=) 80.000 TL olarak hesaplanacaktır. Kısmen satış halinde ise yukarıdaki yeni birim maliyet (11,33 TL) dikkate alınarak satılan pay senetlerinin maliyeti bulunacaktır.
Buna karşılık sermaye yedeklerinin (örneğin; özsermaye kalemlerine ilişkin enflasyon düzeltme farklarının) sermayeye ilavesi sonucu bedelsiz olarak alınan pay senetlerinin durumu farklılık arz etmektedir. Şöyle ki; bu kalemlerin sermayeye eklenmesi de kar dağıtımı sayılmadığından bedelsiz hisseleri alanlarca vergisel bir sonuç doğurmayacaktır. Ancak, kar yedeklerinden farklı olarak şirketlerin sermaye yedekleri ile sermaye artırımında bulunmaları halinde, bu işlem sonrasında gerek önceden sahip olunan gerekse sermaye artırımı dolayısıyla alınan pay senetlerinin maliyet bedeli, daha önce sahip olunan pay senetlerinin maliyet bedelinin, sermaye artırımı sonrasında sahip olunan toplam pay senedi sayısına bölünmesi suretiyle tespit edilecektir. ( 232 No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği)
Örnek (2):
Bay A, nın elinde 120.000 TL ya iktisap ettiği toplam 10.000 adet X AŞ ye ait pay senedi mevcuttur. (Bir payın maliyeti 120.000 TL / 10.000 = 12 TL dır) X AŞ , 2014 yılında sermaye düzeltmesi enflasyon olumlu farkı hesabını sermayesine ilave etmiş olup, bu ilaveden dolayı Bay A ya toplam 50.000 TL itibari değerli 5.000 adet pay senedi bedelsiz olarak verilmiştir. Bay A. , bedelsiz aldığı bu pay senetleri dolayısıyla kar payı geliri elde etmiş sayılmayacaktır. Bununla birlikte, elindeki bu şirkete ait toplam (10.000+5.000=) 15.000 adet hissenin toplam maliyeti değişmeyecektir. ( 120.000 TL + 0 TL =) 120.000 TL . Bir hissenin maliyeti ise ( 120.000 TL/ 15.000 =) 8 TL olmaktadır.
Bay A, bu hisselerin tamamını örneğin 250.000 TL na sattığında satış kazancı ( 250.000 TL – 120.000 TL=) 130.000 TL olarak hesaplanacaktır. Kısmen satış halinde ise yukarıdaki yeni birim maliyet (8 TL) dikkate alınarak maliyet bulunacaktır.
Bilindiği gibi, pay senetlerinin iktisaptan itibaren 2 yıl elde tutulduktan sonra satılması halinde doğan kazanç gelir vergisine tabi değildir. Öte yandan bağış yada miras yoluyla edinilen pay senetlerinin satış kazancı elde tutulma süresine bakılmaksızın vergisizdir.
Borsa İstanbul’da işlem göre pay senetlerinde ise, iktisaptan itibaren 1 yıl geçmeden satış halinde vergileme tevkifat yoluyla yapılmaktaysa da halen tevkifat oranı % 0 (sıfır) olup, bu pay senetlerinin edinilmesinden itibaren 1 yıl geçtikten sonra satılması halinde doğan kazanç vergiye tabi olmayacaktır.
Pay senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların vergilendirilmesinde, sermaye ve kar yedeklerinin sermayeye eklenmesi dolayısıyla sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi olarak, daha önceden sahip olunan hisse senetlerinin iktisap tarihi esas alınacaktır.
Örnek (3) : Bay (A) 3.2.2012 tarihinde (X) A.Ş.'nin pay senetlerinden 1.000 adet satın almıştır. (X) A.Ş. 4.4.2013 tarihinde tamamı yarısını sermaye yedeklerinden kalan yarısını da kar yedeklerinden karşılanmak üzere sermayesini % 50 oranında artırmıştır. Bu işlem sonucunda Bay (A) 500 adet hisse senedi almıştır. Sözkonusu 500 adet hisse senedinin iktisap tarihi olarak da 3.2.2012 tarihi esas alınacaktır.
Gerçek kişilerin vergiye tabi satış kazancı hesaplanırken, Üretici Fiyat Endeksindeki artış da dikkate alınmak suretiyle pay senetlerinin maliyet bedeli (elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere) revize edilecektir. Ancak, bunun yapılabilmesi için endeks artışının en az % 10 ve üzerinde olması gerekir.
© Copyright 2019 As Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş. Tüm Hakları Saklıdır.