Gündem

Sermaye Taahhüt Borcunu Ödemeyen Ortağa Faiz İşletilmeli Mi?

Sermaye Taahhüt Borcunu Ödemeyen Ortağa Faiz İşletilmeli Mi?

Anonim ve Limited Şirketlerin kuruluşunda veya sermaye artışlarında Türk Ticaret Kanununun 344’üncü maddesi gereği nakden taahhüt edilen payların en az %25’i tescilden önce, kalan taahhüt bedeli ise 24 ay içerisinde ödenmesi gerekmektedir.

Ödenmeyen paylar TTK’nın 481’inci maddesinde; “Payların bedelleri, yönetim kurulu tarafından, esas sözleşmede başkaca hüküm bulunmadığı takdirde, pay sahiplerinden ilan yoluyla istenir. İlanda, ödenmesi istenen sermaye borcunun oranı veya tutarı ile ödeme tarihi ve ödemenin nereye yapılacağı açıkça belirtilir. İkincil yükümlülükler hakkında, esas sözleşmede, sözleşme cezası da öngörülebilir. Maddenin devamı olan 482’nci maddede ise “Sermaye koyma borcunu süresi içinde yerine getirmeyen pay sahibi, ihtara gerek olmaksızın, temerrüt faizi ödemekle yükümlüdür.” denilmektedir.

Kanun hükümlerinden görülebileceği üzere ortaklar tarafından taahhüt edilen payların bedelleri, pay sahiplerinden yönetim kurulunun alacağı bir karar ile ilan yoluyla istenebilmektedir. Bu ilanda ödenmesi istenen sermaye borcunun oranı veya tutarı ile ödeme tarihi ve ödemenin nereye yapılacağı açıkça belirtilmek zorundadır.

 Ticaret Kanunu’nun hükümleri böyle olmakla beraber günümüzde çoğu şirketin sermaye taahhüt borcunu yerine getirmediği görülmektedir. Bu soruna ise Ticaret Kanunu 128. ve 129. maddeleri ile de çözüm bulma yoluna gitmiştir.

 TTK’nın 128’inci maddesi birinci fıkrasında “Her ortak, usulüne göre düzenlenmiş ve imza edilmiş şirket sözleşmesiyle koymayı taahhüt ettiği sermayeden dolayı şirkete karşı borçludur.” denilmekte olup yedinci fıkrasında ise “Şirket, her ortağın sermaye koyma borcunu yerine getirmesini isteyebileceği ve dava edebileceği gibi, yerine getirmede gecikme sebebiyle uğradığı zararın tazminini de isteyebilir. Tazminat istemi için ihtar şarttır. Şahıs şirketlerinde bu davayı ortaklar da açabilir.” hükümleri yer almaktadır. Yine Kanunun 129’uncu maddesinde “Zamanında ifa edilmeyen sermaye para ise, 128 inci madde gereğince tazminat hakkına halel gelmemek şartıyla, aksine şirket sözleşmesinde veya esas sözleşmede hüküm yoksa, şirketin tescili anından itibaren temerrüt faizi de ödenir.” denmektedir.

 Bu hükümlere göre, ortakların taahhüt ettikleri sermaye borcunu zamanında ve kanunda öngördüğü şekilde ödenmemesi durumunda şirketin uğradığı zararların tazminini yönetim kurulu ortaklardan talep edebilecek olup, ortakların borçlarına temerrüt faizi hesaplanarak bunun ödenmesi istenebilir. Kanun, şirketin sermaye alacağının ödenmemesi halinde, üçüncü kişilerin ve şirketin haklarını korumak amacıyla faiz tahakkuk ettirilmesini istemektedir.

 Ticaret Kanunu hükümleri bu şekilde olmakla beraber konunun vergisel yönleri de bulunmaktadır.

Zamanında ödenmeyen sermaye taahhüt borcu ortaklara bedelsiz fon kullandırıldığı, finansman hizmeti sunduğu anlamı taşıyabilmektedir. Bu durumda da 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 13’üncü maddesinde transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri devreye girmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanunun 13.madde hükmü şöyledir:

Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır. Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.”

Kanun maddelerini birlikte değerlendirildiğin de, taahhüt edilen sermaye borcunun zamanında ödenmemesi durumunda, ödenmeyen sermaye tutarına transfer fiyatlandırması hükümlerine uygun faiz hesaplanması gerekebilecektir. Son dönemlerde yapılan vergi incelemelerinde, zamanında ödenmeyen sermaye borçları için yukarıdaki kanun maddeleri kapsamında; ilişkili kişilere ödünç para verildiği, bedelsiz fon kullandırıldığı, dolayısıyla emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak mal veya hizmet alımı yada satımı yapılarak örtülü kazanç dağıtıldığı iddiası ile Vergi Müfettişleri tarafından vergi inceleme raporları yazıldığı ve cezalı vergi tarhiyatları yapıldığı bilinmelidir.

04.03.2014

 

 

Bu dokümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dokümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir. Nexia Türkiye ve AS Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz
Bu dokümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dokümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir. Nexia Türkiye ve AS Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

İletişim

© Copyright 2019 As Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş. Tüm Hakları Saklıdır.