Bağımsız Denetim ve Raporlama / Gündem

Kur Korumalı Mevduat Uygulamaları

                                       

   

21 Aralık 2021 tarihli 31696 sayılı Resmi Gazete ile yayımlanan TL Mevduat ve Katılma Hesaplarına Dönüşümün Desteklenmesi Hakkında 2021/14 sayılı tebliğ ile yurt içi yerleşik gerçek kişilerin döviz tevdiat hesaplarının ve döviz cinsinden katılım fonlarının Türk lirası vadeli mevduat ve katılma hesaplarına dönüşmesi halinde mevduat ve katılım fonu sahiplerine sağlanacak desteğe ilişkin usul ve esaslar düzenlenmiştir.

Buna göre; yabancı para cinsinden döviz tevdiat hesapları ve döviz cinsinden katılım fonu hesapları, hesap sahibinin talep etmesi ile dönüşüm kuru üzerinden Türk lirasına çevrilerek en az 3 ay vadeli olacak şekilde Türk lirası mevduat veya katılma hesabı açılmakta, vade sonunda hak edilen faiz geliri ile söz konusu yabancı para mevduatın döviz olarak tutulması halinde elde edilecek olan kur farkı kazancı karşılaştırılacak ve kur farkının edinilen faizden yüksek olması durumunda aradaki fark TL mevduat veya katılma hesabı sahibine ödenmek üzere Merkez Bankasınca ilgili bankaya aktarılacaktır.

Benzer düzenleme 29 Aralık 2021 tarihli ve 31704 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Altın Hesaplarından Türk Lirası Mevduat ve Katılma Hesaplarına Dönüşümün Desteklenmesi Hakkında Tebliğ (Sayı: 2021/16)” ile altın hesapları için yapılmıştır.

Sonrasında da benzer uygulamalar Türkiye’de yerleşik tüzel kişiler için de geçerli olacak şekilde düzenlemeler yapılmıştır. Türk Lirası Mevduat Ve Katılma Hesaplarına Dönüşümün Desteklenmesi Hakkında Tebliğ (Sayı: 2021/14)’De Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2022/1)” ile “Altın Hesaplarından Türk Lirası Mevduat Ve Katılma Hesaplarına Dönüşümün Desteklenmesi Hakkında Tebliğ (Sayı: 2021/16)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2022/2)” 11 Ocak 2022 tarih ve 31716 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

20 Ocak 2022’ye gelindiğinde ise yukarıda sayılan dönüşümleri gerçekleştiren tüzel kişilere vergi istisnası getirilmiştir. Şöyle ki;

7352 sayılı “Vergi Usul Kanunu İle Kurumlar Vergisi Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile kurumların 31.12.2021 tarihli bilançolarında yer alan yabancı paralarını dördüncü geçici vergi dönemine ilişkin beyannamenin verilme tarihine kadar (17 Şubat 2022) Türk Lirasına çevirmeleri ve bu suretle elde edilen Türk Lirası varlıklarını en az üç ay vadeli Türk Lirası mevduat ve katılma hesaplarına aktarmaları durumunda, aşağıda belirtilen kazançları kurumlar vergisinden istisna edilecektir:

 

  • Söz konusu yabancı paraların dönem sonu değerlemesinden kaynaklanan kur farkı kazançlarının 01/10/2021 ila 31/12/2021 tarihleri arasındaki döneme isabet eden kısmı,
  • 2021 yılı dördüncü geçici vergi dönemine ilişkin beyannamenin verilme tarihine (25 Şubat 2022 günü akşamına) kadar Türk Lirası’na çevrilen hesaplarla ilgili oluşan kur farkları ve söz konusu hesaplardan, dönem sonu değerlemesinden kaynaklananlar da dahil olmak üzere, vade sonunda elde edilen faiz ve kar payları ile diğer kazançlar (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yapılacak destek ödemeleri).

Aynı şekilde, kurumların 31.12.2021 tarihli bilançolarında yer alan yabancı paralarını 2022 yılı sonuna kadar Türk Lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüşümün desteklenmesi kapsamında, dönüşüm kuru üzerinden Türk Lirası’na çevirmeleri ve bu Türk liralarını en az üç ay süreyle Türk Lirası mevduat ve katılma hesaplarında tutmaları halinde de aşağıda sayılan kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilecektir;

  • oluşan kur farkı kazançlarının geçici vergi dönemi sonu değerlemesiyle Türk Lirası’na çevrildiği tarih aralığına isabet eden kısmı ile
  • söz konusu hesaplardan, dönem sonu değerlemesinden kaynaklananlar da dahil olmak üzere, vade sonunda elde edilen faiz ve kar payları ile diğer kazançlar (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yapılacak destek ödemeleri)

Ayrıca, kurumların 31.12.2021 tarihli bilançolarında yer alan altın hesabı ile 31.12.2021 tarihinden sonra açılacak işlenmiş ve hurda altın karşılığı altın hesabı bakiyelerinin 2022 yılı sonuna kadar Türk Lirası mevduat ve katılma hesaplarına dönüşümün desteklenmesi kapsamında, dönüşüm kuru üzerinden Türk Lirası’na çevirmeleri ve bu Türk Liralarını en az üç ay süreyle Türk Lirası mevduat ve katılma hesaplarında tutmaları halinde de aşağıda sayılan kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilecektir;

  • Türk Lirası’na çevrildiği tarihte oluşan kur farkı kazançları ile
  • söz konusu hesaplardan, dönem sonu değerlemesinden kaynaklananlar da dahil olmak üzere, vade sonunda elde edilen faiz ve kar payları ile diğer kazançlar (Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yapılacak destek ödemeleri).

 

Gelelim Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TFRS)’na uygun olarak hazırlanan finansal tablolarda bu mevduat ve katılma hesaplarının nerede gösterilmesi gerektiğine; bu mevduat ve katılma hesapları en az 3 ay vadeli olarak açılacağı için söz konusu bilanço tarihi itibariyle vadesine 3 ay ve daha fazla kalan vadeli mevduat ve katılma hesapları “nakit ve nakit benzeri” değil “finansal varlıklar” olarak finansal tablolarda yer alacaktır. Bu finansal varlık tutarı vadeli mevduat ve katılma hesaplarının açılmış olduğu tarihten bilanço tarihine kadar olan kısımda kazanılmış olan faiz gelirlerini de içerecektir. Buraya kadar her şey çok güzel, peki “kur korumalı TL mevduat uygulamasının getirmiş olduğu kur farkı kazancı” ne olacak? İşte bu kısım akıllarda soru işaretlerine sebep olan kısım!

Söz konusu kur farkı kazancının sağlanıp sağlanamayacağı tamamen vade başındaki ve vade sonundaki kur ve altın fiyatlarındaki dalgalanmalarına bağlı. Hal böyle olunca da bu getirinin elde edileceğine ilişkin faiz gelirinde olduğu gibi bir kesinlik yok. Vadeli mevduat hesabı açıldığı tarihteki kur (ve altın fiyatları) vade sonundaki kurdan (ve altın fiyatlarından) yüksek olursa bu uygulamada herhangi bir kur farkı kazancı (altın fiyatlarındaki artışın sağladığı kazanç) söz konusu olmayacak. Ama tersi durumda kur korumalı mevduat hesabı sahiplerinin kur farkı kazancı olacak. Bunu bir opsiyon işlemi gibi görmemiz mümkün müdür peki? Opsiyon primi ödemeden opsiyon sahibi olunuyor. Aynen öyle!  Türk lirası faiz getiriniz dışında döviz kurları veya altın fiyatındaki artışlardan pay almanızı sağlayan bu karma sözleşme, anapara artı faiz dışında nakit akışlarına etkisi olan bir türev ürün içermektedir.

TFRS 9, finansal varlıklarda gömülü türevler (embedded derivatives) için bir kolaylık sağlamış ve bunlara “Finansal Varlık Niteliğinde Esas Ürünler İçeren Karma Sözleşmeler - Hybrid Contracts with Financial Asset Hosts” demiştir. Bu türev sözleşmesindeki ürünleri ayırmadan muhasebeleştirip, değerini ölçebileceğimizi belirtmiştir.

 

Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Hesabının sonraki ölçümlerinde nasıl değerleneceği tamamen aşağıdaki şekillerden hangisine göre sınıflandırılacağına bağlıdır. Bu sınıflandırma da işletme yönetiminin kullandığı iş modeli ve finansal varlığın sözleşmeye bağlı nakit akışlarının özelliklerine göre şekillenir.

  • İtfa edilmiş maliyeti üzerinden (amortised cost)
  • Gerçeğe uygun değer değişimi diğer kapsamlı gelire yansıtılarak (fair value through other comprehensive income)
  • Gerçeğe uygun değer değişimi kâr veya zarara yansıtılarak ölçülen olarak (fair value through profit or loss).

Bu kategorileri TFRS 9 ışığında daha detaylı incelediğimizde ilk iki kategorinin bizim Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Hesabımızdaki döviz kurları veya altın fiyatındaki artışlardan sağlanan getirileri içermediğini görüyoruz;

1) İtfa edilmiş maliyeti üzerinden ölçülen finansal varlıklar: Bu kategori sözleşmeye bağlı nakit akışları ana para ve faiz ödemelerinden oluşan ve yönetim modeli tahsilat amaçlı tutulan finansal varlıklar için uygulanır. 
2) Gerçeğe uygun değer değişimi diğer kapsamlı gelire yansıtılarak ölçülen finansal varlıklar: bu kategori sözleşmeye bağlı nakit akışları ana para ve faizden oluşan ve yönetim modeli nakit tahsilat ve satış olan finansal varlıklara uygulanır.
3) Gerçeğe uygun değer değişimi kâr zarara yansıtılarak ölçülen finansal varlıklar: bu kategori diğer iki kategori dışında kalan finansal varlıklar ve diğer öz kaynak araçları için kullanılır.

Sonuç olarak Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Hesabı, Gerçeğe uygun değer değişimi kâr zarara yansıtılarak ölçülen finansal varlıklar olarak sınıflandırılır ve gerçeğe uygun değerindeki değişim de kar-zarar tablosuna yansıtılır diyebiliriz.

Buna göre sonraki ölçümlerde (vade tarihi geldiğinde ya da bilanço tarihinde) döviz kurları veya altın fiyatındaki artışlardan elde edilecek olan kazançların tespit edilecek ve kar-zarar tablosunda gösterilecektir.

 

Peki bu uygulamaya tanınan istisnaların ertelenmiş vergi etkisi var mı?       

Kur korumalı TL mevduat hesabı sahiplerinin elde edeceği kur farkı, faiz ve kar payı kazançlarına tanınan vergi istisnasının ertelenmiş vergi etkisi var mı onu da değerlendirmek gerekir. Bu bir geçici fark mıdır?

Bir varlık ya da borç kaleminin ilk kaydedildiği değeri ile vergiye konu olacak değerleri arasında, TMS ve vergi mevzuatındaki çeşitli değerleme ilkeleri nedeniyle ortaya çıkan farklara, “geçici farklar” denilmektedir. TMS 12 Gelir Vergileri Standardında geçici farklar; “bir varlığın veya borcun finansal durum tablosundaki (bilanço) defter değeri ile bunların vergi açısından taşıdıkları değerler arasındaki farklardır” (TMS-12: 1) şeklinde tanımlamıştır. İlgili standart gereğince ertelenmiş vergi kavramından söz edebilmenin ilk ve temel koşulu söz konusu farkların geçici olmasıdır. Yani gelecek dönemlerde ilgili farkların ortadan kalkacağı kabul edilmektedir. Bu noktada geçici farkların aslında zamanlama farkına dayalı olarak ortaya çıkan ve ileriye yönelik olarak ortadan kalkacak olan farklar olduğu unutulmamalıdır. Bu durumda istisnadan kaynaklanan farkların geçici fark olmadığı, bu sebeple de ertelenmiş vergiye konu olmayacağını rahatlıkla ifade edebiliriz.

İzleyen hesap dönemlerinde, TMS-TFRS ye uygun olarak düzenlenen finansal tablolarda yapılacak gerçeğe uygun değer değerlemeleri ise ertelenmiş vergi açısından geçici farklar muhteva edecek ve TMS 12 kapsamında varlık ya da yükümlülük olarak muhasebeleştirilecektir.

Bakalım önümüzdeki günlerde karşımıza başka neler çıkacak?

 

İletişim:

 

Ozan Arıkan – Denetim Direktörü                                 oarikan@nexiaturkey.com.tr

Emine Kıran Taşoyan – Denetim Müdürü                       etasoyan@nexiaturkey.com.tr

 

Saygılarımızla

Bu dokümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dokümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir. Nexia Türkiye ve AS Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

İletişim

© Copyright 2019 As Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş. Tüm Hakları Saklıdır.