Gündem

Yabancı Sermayeli Şirketlerin Sermaye Avansı Uygulanmasında Dikkat Etmesi Gereken Hususlar

2013/YB-7 sayılı TCMB genelgesi ile 2002/YB -01 no.lu TCMB Sermaye Hareketleri Genelgesinde değişikliğe gidilmiştir. Yeni Genelge ile sermaye avansı bölümleri tümüyle Genelge’den çıkarılmıştır.

 

Genelge’nin ilgili metni şöyledir;

 

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre, Kanunun yürürlüğe girdiği 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren kurulan veya yeni ortak alan, sermaye artıran şirketler için, yurt dışındaki yabancı ortaklardan yabancı sermaye bedeli veya sermaye artış bedeli olarak gelen ve Türk lirasına çevrilmeden, kurulacak şirket veya hisse devri yapan ortak veya yabancı ortak alırken sermayesini artıran şirket adına bankalarda açılacak döviz tevdiat hesabına yatırılan tutarların, şirketin tüzel kişilik kazandığını bildiren sicil müdürlüğü yazısının ibraz edilmesi kaydıyla şirkete ödenmesi gerekmektedir.

 

Buna göre; yabancı sermayeli şirket veya şube kurulması, mevcut şirketlere iştirak veya hisse devri, sermaye artırımı şeklinde nakdî (havale dahil) olarak gelen yabancı ortak sermaye payının tamamı bankalarca bloke edilecek ve sermaye artışının tescilinden sonra bloke kalkacaktır.

 

Bilindiği gibi yeni TTK’nda kuruluşta yada sermaye artışında, artırılan sermayenin % 25’i tescil işlemlerinden önce bankada bloke edilmektedir. Genelge’de bu tutarın tamamının bloke edilmesi TTK hükümleri ile farklılık taşımaktadır.

 

Sermaye olarak gelen bu tutarlar sermaye artışında kullanılmadığı durumlarda yurtdışından alınan borç olarak değerlendirileceği ve KKDF’ye  tabi olabileceği bilinmelidir.

 

Diğer taraftan, yabancı ortaklı bir şirketin yabancı ortağı tarafından sağlanan dış kredinin geri ödenmeyerek yabancı ortak sermaye payı olarak sermayeye dahil edilmesi mümkündür. Bu durumda dış kredinin alışını yapan banka tarafından kredinin geri ödenmediği, ancak sermayeye kalbedildiği bilgileri bankalarca İstatistik Genel Müdürlüğü’ne yazılı olarak bildirilmesi gerekmektedir.

 

Genelgenin ilgili kısmı yazımız ekinde bilgilerinize sunulmuştur.

 

 

Saygılarımızla,

 

 

 

 

“1.2.YABANCI SERMAYENİN ÖDENMESİ

 

Yabancı sermaye olarak yurda getirilen nakdî sermayenin (Türk liraları 1 veya dövizlerin) alışı bankalar tarafından yapılabilecek olup gelen dövizlerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın I-M sayılı Genelgesinde belirtilen ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nca alım ve satım konusu yapılan döviz cinsinden olması gerekmektedir.

 

Yabancı sermayeli şirket veya şube kurulması, mevcut şirketlere iştirak veya hisse devri, sermaye artırımı şeklinde nakdî (havale dahil) olarak gelen yabancı ortak sermaye payının yurt dışından yabancı yatırımcıdan geldiğinin bankalarca tespit edilmesi gerekmektedir.

 

Söz konusu sermayenin, efektif olarak getirilmesi halinde bu nakdî sermayenin yurda girişte gümrüklere beyan edilmiş olduğunun tespiti suretiyle, seyahat çeki olarak getirilmiş ise seyahat çekinin yurt dışında düzenlendiğine ilişkin satış makbuzu görülerek alışı yapılacak ve Türk lirası veya dövizin geliş nedeni bölümüne "yabancı sermaye" açıklaması konulacaktır.

 

Serbest bölgelerden Türkiye'ye gönderilen bedellerin (dövizlerin) yabancı sermaye olarak kabul edilebilmesi için, bu bedellerin serbest bölgeye girişinin mutlaka yurt dışı kaynaklı olması gerekmektedir.

 

Yabancı sermaye veya sermaye artışı şeklinde yurda efektif olarak getirilen tüm nakdî sermaye (Türk lirası veya dövizler) için, herhangi bir limit ya da ülke ayırımı yapılmaksızın gümrük idareleri tarafından nakit beyan formu düzenlenmesi şarttır.

 

Yabancı sermaye bedellerinin nakit (efektif) olarak yurda getirildiğinin tespiti gümrük müdürlüklerince imzalanarak onaylanmış nakit beyan formu ile yapılır.

 

Nakit beyan formu konusu nakdin yabancı sermaye bedeli olarak alışının yapılabilmesi için;

 

a) Nakit beyan formunun “Geliş Sebebi” bölümünde, nakdin kaynağının, getirilme sebebinin

yabancı sermaye bedeli” olduğunun açıkça belirtilmiş olması,

b) Nakit beyan formunu ibraz eden şahsın kimlik tespitinin yapılması,

c) Yabancı sermaye bedelini nakit getiren kişinin yazılı beyanının aranılması

gerekmektedir.

 

Yurt dışından yabancı sermaye veya sermaye artışı olarak gelen efektiflerin Türk lirası mevduat veya döviz tevdiat hesabına alınması veya Döviz Alım Belgesine bağlanması

sırasında, ilgili bankanın, nakit olarak gelen paraların yurda girişte gümrüklere beyan edilmiş olduğunu ve düzenlenmiş olan nakit beyan formunda yabancı sermaye bedeli (yabancı

sermaye payı veya sermaye artışı) olduğuna dair açıklamanın bulunduğunu tespit etmesi

gerekmektedir.

 

Yabancı sermaye veya sermaye artışı olarak gelen bedellerin (efektif olarak gelenler dahil)

döviz alım belgesine bağlanması ya da Türk lirası mevduat veya döviz tevdiat hesabına alınarak karşılığında makbuz düzenlenmesi sırasında, Döviz Alım Belgesinde veya makbuz üzerinde;

 

-yabancı sermayeli kuruluşun adı,

-yabancı ortağın adı,

-dövizin veya Türk lirasının gönderildiği ülke,

-dövizin veya Türk lirasının geliş şekli (havale, çek,

efektif vb.),

-döviz cinsi,

-döviz tutarı/Türk lirası tutarı,

-ABD doları karşılığı (Aracı banka çapraz kuru),

-işleme aracılık eden bankanın cari döviz alış kurundan Türk lirası karşılığı,

-yabancı sermayenin ne için geldiği (sermaye artışı, iştirakle  ilgili transfer, vb.)

-yabancı sermayenin geldiği sanayi veya hizmet dalı bilgilerinin yer alması gerekmektedir.

 

Diğer taraftan, yabancı ortaklı bir şirketin yabancı ortağı tarafından sağlanan dış kredinin geri ödenmeyerek yabancı ortak sermaye payı olarak sermayeye dahil edilmesi mümkündür. Bu durumda dış kredinin alışını yapan banka tarafından kredinin geri ödenmediği, ancak sermayeye kalbedildiği bilgilerinin İstatistik Genel Müdürlüğü Ödemeler Dengesi Müdürlüğümüze yazılı olarak bildirilmesi gerekmektedir.

 

2) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre, Kanunun yürürlüğe girdiği 1 Temmuz 2012 tarihinden itibaren kurulan veya yeni ortak alan, sermaye artıran şirketler için, yurt dışındaki yabancı ortaklardan yabancı sermaye bedeli veya sermaye artış bedeli olarak gelen ve Türk lirasına çevrilmeden, kurulacak şirket veya hisse devri yapan ortak veya yabancı ortak alırken sermayesini artıran şirket adına bankalarda açılacak döviz tevdiat hesabına yatırılan tutarların, şirketin tüzel kişilik kazandığını bildiren sicil müdürlüğü yazısının ibraz edilmesi kaydıyla şirkete ödenmesi gerekmektedir. Öte yandan, bankalarca, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun ve alt düzenlemelerin de belirlenen esaslar kapsamında işlem yapılacağı tabiidir. 3 Söz konusu sermaye bedelleri yürürlükteki Kambiyo Mevzuatı hükümleri çerçevesinde döviz veya Türk lirası olarak kullanılabilir.

 

Döviz tevdiat hesabında tutulan paralardan lehte ve aleyhte doğacak kur farkları şirkete

veya hisse devri durumunda hisselerini devredene aittir.

 

3) Yabancı sermayeli mevcut bir şirkete yurt dışındaki yabancı ortak tarafından gönderilen sermaye artış bedeli, Türk lirası mevduat veya döviz tevdiat hesabına alacak kaydedildiği tarihten itibaren tescil edileceği tarihe kadar sermaye artış bedeli olarak takip edilir.

 

4) Sermaye artış bedelinin sermaye olarak tescil ettirilmeyerek yurt dışına geri ödenmesi

taleplerinde;

 

a) Söz konusu bedellerin yurt dışına transfer edilmesi için firmaca bankaya müracaat edildiği tarihte krediye dönüştürülmesi ve bu bedelin kredi olarak kabul edilerek anapara ve faiz ödemesinin şirket tarafından yapılacak yazılı beyana istinaden gerçekleştirilmesi,

 

b) Yurt dışındaki yabancı ortak ile yapılmış bir anlaşma veya mutabakat zaptı, ya da yabancı ortağın bu konudaki yazılı talimatının veya firmanın yazılı beyanının alınarak bu belgelerin kredi sözleşmesi olarak değerlendirilmesi ve İstatistik Genel Müdürlüğümüz Ödemeler Dengesi Müdürlüğünün konuya ilişkin talimatlarında belirtilen şekilde kredi sıra numarası verilerek kredi kullanım ve geri ödemeye ilişkin bilgilerin bildirilmesi, Hazine Müsteşarlığına ise herhangi bir bildirimde bulunulmaması,

c) Sermaye artışı olarak gelen ve sermaye olarak tescil ettirilmemesi nedeniyle krediye dönen bu bedellerin geri ödemesini yapacak bankaca sermaye artışının, Türk lirası mevduat veya döviz tevdiat hesabına alınışı sırasında düzenlenen makbuz veya sermaye artışı dövizinin alışının yapılması esnasında düzenlenen döviz alım belgesi ve düzenlenmiş olması durumunda sözleşme, mutabakat zaptı ile yabancı ortağın yazılı talimatının kredi sözleşmesi olarak kabul edilerek bu belgeler üzerine kredinin geri ödenmesine ilişkin bilgilerin işlenmesi,

d) Sermaye artışı olarak yurt dışından gelen yabancı paranın banka tarafından alışının yapılmayarak firmanın banka nezdindeki döviz tevdiat hesabına alacak kaydedilmesi ve bu bedelin bir yıldan önce veya sonra yurt dışına kredi olarak geri ödenmesi durumunda Kambiyo ve Doğrudan Yabancı Yatırımlar Mevzuatlarında cezai şart içeren bir hüküm bulunmaması nedeniyle, Hazine Müsteşarlığına herhangi bir ihbar bildiriminin

yapılmaması gerekmektedir.

 

5) Yabancı sermaye artış bedeli olarak yurt dışından gönderilen ve Türk lirası mevduat veya döviz tevdiat hesabına alınmadan yabancı sermaye olarak alışı yapılarak Döviz Alım Belgesine bağlanan bedellerin sermaye olarak tescil edilmemesi ve yurt dışına geri ödenmesi için bankaya müracaat edildiği tarihte bu bedellerin (nakdî sermayenin) alışının yapıldığı tarihten itibaren yurt dışından sağlanan kredi olarak nitelendirilerek, 4. maddede açıklanan şekilde işlem yapılması gerekmektedir.

 

6) Yabancı sermayeli bir şirketin kuruluşu veya kurulmuş bir şirkete iştirak amacıyla gelen bedeller, şirket kuruluşu veya iştirakin gerçekleşmemesi halinde yurt dışından sağlanan kredi olarak değerlendirilmeyecektir. Şirket kuruluşu ya da iştirak gerçekleşmediğinde getirilen nakdî sermayenin (Türk lirası ve dövizlerin) yabancı ortağa iadesi mümkündür”.

 

 

Bu dokümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dokümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir. Nexia Türkiye ve AS Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz
Bu dokümanda yer alan bilgiler genel içeriklidir ve herhangi bir gerçek veya tüzel kişinin özel durumuna hitap etmemektedir. Sürekli güncel ve doğru bilgi sunumuna özen gösterilmesine karşın bu bilgiler her zaman her durumda doğru olmayabilir. Hiç kimse özel durumuna uygun bir uzman görüşü almaksızın , bu dokümanda yer alan bilgilere dayanarak hareket etmemelidir. Nexia Türkiye ve AS Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

İletişim

© Copyright 2019 As Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş. Tüm Hakları Saklıdır.